Translate

Bu Blogda Ara

466-MUSA ANTER ÖDÜLLERİ VE BASIN FOTOĞRAFLARI-Özcan Yaman-Evrensel-20 eylül 2019




Foto: Sedat Suna

MUSA ANTER ÖDÜLLERİ VE BASIN FOTOĞRAFLARI

Bu yılın Musa Anter Gazetecilik Ödülleri Açıklandı. Bende jüri üyesi olarak bu anlamlı görev almanın sorumluluğu ile katıldım. Fotoğraf dalında gelen fotoğraflar arasında iki fotoğraf birbirini tamamlıyordu. Sonunda 2 iki fotoğraf jürinin önünde kaldı.Bize de  ödülü paylaştırmak kaldı.
Basından okumuşsunuzdur. Ya da okursunuz. Fotoğraf dalında Rojda Aydın ile Sedat suna değer görüldü. Rojda’nın fotoğrafı görece özerkliğin, dokunulmazlığın ironik yansımasıydı. Tek başına bir kadının (HDP Milletvekili Ebru Günay) direnişini olabildiğince geniş olarak gösteren fotoğraftı. Baskıya zulme ve yaşananlara bir karşı koyuş. ‘’Bu dokunulmazlık zırhını siz verdiniz, bende kullanıyorum’’ der gibi. Bu polis ablukası bu kadına niye dokunamıyor? Diye sorar gibi. Bu yılın üst başlığı Kayyum olabilirdi. Gelecekte kayyumlara karşı direnenlerde vardı, bazıları da milletvekiliydi der gibi. Bir yanıyla da ‘’erkin güç gösterisinin’’ fotoğrafı. Rojda’ya ellerine gözüne sağlık derken, gelelim Sedat Suna’nın fotoğrafına. Sedat benim baş belam. Deneyimli bir fotomuhabir. Dolayısı ile fotoğraflarına yorum yazmadan geçemiyorum. Yıllar önce Sedat Suna’nın Bilal Erdoğan’lı bir fotoğrafı üzerine yazdığım ‘’Fotomuhabiri ile fotoğrafçı arasındaki fark’’ isimli yazım yüzünden davalık oldum.  Umarım bu yazım nedeniyle aynı akıbete uğramamJ)
Sedat Suna toplumsal olay, eylem orada olan uluslar arası bir fotomuhabir. Onu gezi direniş yıllarında alanda tanıdım. Çektiği fotoğraflar haber/basın fotoğrafçılığının detaylarında büyük fotoğrafı gösteren ironi ağırlıklı fotoğraflardır. Çekenin kim olduğunu gördüğüm fotoğraf oylama sonunda Sedat’ın çıkınca anlamıştım zaten dedim. 25 kasım 2018 tarihinde ‘’kadına karşı şidete karşı yürüyüş’’ ten bir kareydi. Erk’in temsilcisi bir kadın polis ve kadınlar ölmesin diyen bir kadının eli. Burada Ruhi Su’nunun türküsünde söylediği ‘’Ağaç demiş ki baltaya ‘’Sen beni kesemezdin ama / Ne yapayım ki sapın benden / Bak şu ağacın bilincine sen / Ölen ben, öldüren benden...’’ sözlerinin fotoğrafı karşıma çıkıyordu. Polis miğferi altında makyajı akmış zavallı bir kadın direnen ojeli tırnakları ve dövmesi ile ‘’geçit yok’’ diyen bir kadın eli. Evet çok detay ama çok şey anlatan bir fotoğraf.
Şimdi Rojda ile Sedat’ın fotoğrafını yan yana koyun. Toplam sonuç, sizler zavallısınız demiyor mu? Erk’in karşısında karşı koyuşun bu iki fotoğrafı bence bu Musa Anter ödüllerine yakışır iki fotoğraf. Sedaty Suna’yı da kutlarken başarılarının devamını diliyorum.
Günümüzde iki gazetecilik ödülü geleceğe damga vuracak. Biri Göktepe Gazetecilik Ödülleri diğeri Musa Anter Gazetecilik Ödülleri. Gelecekte ülkenin geçmişi araştıranlar bu iki alanın sonuçlarını görerek ülke gerçekliğini tahlil edebilecekler. Kayyumsuz, baskısız, şiddetsiz barış içinde bir ülke olma dileğiyle derken, genç fotomuhabiri arkadaşların mutluluğun kardeşliğin ve barışın  fotoğraflarını çekebilecekleri günleri de fotoğrafladıkları yıllarda buluşmak üzere ....
Foto: Rojda Aydın 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınızı yazarsanız yardımcı olursunuz...