BALIK
TUTMAYI ÖĞRENMEK
İnsan, doğayı değiştirip- dönüştürürken, en önemli aleti
olarak el ini kullanmıştır. Yani
insanlık emek’le başlamıştır. Onun
içinde ilk üretim aracı eli
olmuştur. Emeğin üretkenliği aracılığı ile aktarılabilen, uyarlanabilen,
maddi-manevi sonuçlar kültür dediğimiz kavramı oluşturur. İnsanın –doğayla olan
mücadelesiyle başlayıp sürer ve kendini
sürekli yeniler, geliştirir. Sorun; İnsan için olan bu dönüşümlerin, gerçekte
insanlığın ortak yarar ve çıkarlarına eşitlik ölçütünde, adilce ne derece
kullanıldığıdır. Bu noktada kültürü sınıfsal bakış açısıyla ele alıp, kimliğini
işçi sınıfının oluşturduğu bir ideoloji ile yorumlayabiliriz. Sınıflar ortadan
kaldırılıncaya kadar, sınıfsal bir karakter taşıyacak olan kültür tanımı, sınıf
mücadelesi içinde evrensel olma özelliğini ortaya koyar. Dolayısı ile sınıf
olarak kültürün kavramlaştırılması ve marxist bakış açısıyla ele alınması
zorunludur.
Genellikle atölye çalışmalarında en çok tartışılan
kültür-sanat ve fotoğrafın sanat olup olmadığı yolundaki tartışmalardan yola
çıkarak bir kültür tanımıyla yazıya başladım. Dahası diyalektik-materyalist bir
bakış açısıyla fotoğrafın nasıl üretilip paylaşılabileceğini, sonuçta bilimsel
bir yöntemin izlenmesinin gerekliliğini hep tartışıyoruz. Bir ara daha detaylı
olarak önceki yazılarımda yazmıştım ama kısa bir özet yapmak gerekiyor gibi…
O halde şu soruyla başlayalım ve yanıtlayalım.
Sanat nedir? Fotoğraf nasıl sanat
olur?
Bu konuda ciltler dolusu kitaplar yazılmıştır. Özetleyecek
olursam; Kültürel birikimin tarihsel ve toplumsal nitelik-kalite kazanmasına
sanat diyebiliriz. Eğer fotoğraf da biz bu kültürel birikimden yararlanıp, konuya
bir nitelik kazandırabiliyor ve bunu da yine fotoğrafla verebiliyorsak Fotoğraf sanatını yapmış
oluruz. Bunu başarabilen kişi de sanatçıdır veya fotoğraf sanatçısıdır. Nesnel
gerçekliği, fotoğrafta da yorumlama yetisini gerçekçi ve bilimsel bir yöntemle
sağlayabiliriz. Sanatı, bir anlatım biçimi ve düşüncenin eyleme dönüştüğü bir yol olarak görürsek, gerçekçilik
kavramını da anlamamız kolaylaşır. Bu yöntem bize neyin fotoğrafını nasıl
çekeceğimizin yolunu gösterir. Tüm bunları halledebilmek için de fotoğrafın
kendi kurallarını yani zenaat kısmını biliyor ve uygulayabiliyor olmamız
gerekir. Genellikle de kurslarda, atölye
çalışmaların da fotoğrafın zenaat kısmını ilgilendiren teknik konuların çözümü
ve estetikle yani güzel fotoğraf çekmenin üstünde durulur. Halbuki soyutlama
yeteneğinin kazanılması ve uygulanması
önemlidir. Soyutlama yapabilmek için de öncelikle yorumlama yapabilmek önemlidir. Bunlarda hayata karşı bir bakış
açısı gerektirir. Hep söylenen bir söz vardır. “Fotoğrafı çeken fotoğraf
makinası değil, vizörden bakan beyindir.”
Yani karşımızda duran nesnelliğin, bakış açımızdan geçirilerek yeniden
üretilerek bir sunum yapabilmektir. Yoksa
nesnelerin kopyasını aktarmak, kavramsal anlamda fotoğraf yapmak değildir.
Çektiğimiz fotoğrafa bakanlar baktıklarının dışında, başka bir şeyler
görüyorlarsa ve biz bunu başarabiliyorsak o zaman fotoğrafı sanatsal bir zemine taşımış
oluruz. Yoksa, gece batan güneş fotoğrafını, çiçek böcek fotoğrafını, fotoğraf
makinasının özelliklerini ve bilgisayar kullanılarak üretilen fotoğrafları “ne kadar zor çekilen bir
fotoğraf “ yada “ne güzel fotoğraf” düşüncesiyle bize sanat fotoğrafı diye çook
sunarlar. Yerleşik,- sanat fotoğrafı-
anlayışı da bu olsa gerek. Oysaki çok sade ve yalın bir fotoğraf bile sanat
fotoğrafı olabilir.
O yüzdendir ki terminolojik olarak kavramların anlamlarını bilmeliyiz.
Yukarıda da belirttiğim gibi, her türlü kavramın sınıfsal bir tanımı vardır.
Özgürlük, bağımsızlık, demokrasi gibi kavramların burjuva literatüründeki
anlamı gibi sanat ve kültürün de anlamlarını burjuva literatürü dışında
sosyalist kültür literatürü açısından değerlendirmek ve kullanmak
gerekmektedir.
Bu hafta biraz fotoğraf konuşalım diye başladım. Çok ca
tartıştığımız konulara değinmekle, hakkımı
doldurdum. Haftaya daha fotoğraflı bir yazıda buluşmak üzere derken, bu köşe
ile ilgili düşüncelerinizle birlikte, çektiğiniz fotoğrafları da beklediğimi
hatırlatırım. ..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlarınızı yazarsanız yardımcı olursunuz...