Evrensel Gazetesi
Kadraj Köşesi
Özcan Yaman
01)08/02/2009
Fotoğraf
tarihinde gezi
...Günümüz imaj çağının en meşhur kelimesidir fotoğraf. İnsanların haşır neşir oldukları ve olmazsa olmaz olarak belki de en baş sıralara yerleştirdikleri ihtiyaç....
Adı üstünde telefon alacağız, “Bilmem kaç mega pikselli fotoğraf makinesi var mı” diye sorarız. Sanki fotoğraf makine özelliği olmazsa telefon işe yaramayacak gibi oluyor. Hatta video ve internet özellikleri….
Teknolojinin vardığı son nokta şimdilik tabii. Artık beş yaşında çocuktan yetmiş yaşındaki amcaya kadar herkes fotoğrafçı. Kötü mü? Bence değil. Evet ortalığa saçılan bol görüntü kirliliği ile birlikte anın öyle ya da böyle kayıt altına alınması. Fotoğrafın kimyayı terk etmesiyle başlayan süreç elektroniğin kılcal damarlarında hayat buluyor.
Değişmeyen ise ışıkla çizim yapılması.
Genelde hazır bulduğumuz kolaylıklar, tüketimi de obur bir şekilde körüklüyor. Sanki fotoğraf insanlığın doğuşuyla varmış gibi algılanıyor. Çoğu kimse yüz yetmiş yıl öncesini düşünmüyor. Halbuki bir zamanlar ressamları korkutan fotoğraf gerçeği şimdilerde plastik sanatlar içinde vazgeçilmez bir yerde duruyor. Peki nedir fotoğraf?
Görüntünün elde edilmesi, anın dondurulması. Meraklılar fotoğrafın yüz yetmiş yıllık birikim ve gelişimini tabii ki çok kolay bir şekilde öğrenebiliyorlar. Google’a sorduğunuzda size alternatifleriyle sunuyor. Ama bir parça zaman ayırmak gerekiyor yine de. Hem bunca işin gücün arasında kim araştıracak derseniz, ya da belki dikkatinizi çeker diyerek her hafta “Fotoğraf tarihinden” görsel ve açıklamalarla sizlere nostaljik kısa gezintiler sunacağız.
Bir dönem sonra “Fotoğraf nedir? Ve ne olmalıdır?” konularında düşüncelerimizi paylaşacağız. Sizleri elinizdeki olanaklar ölçüsünde (Cep telefonları dahil) fotoğraf çekmeye davet ediyorum. Sizin çektiğiniz fotoğraflar üstüne de konuşuruz. Fotoğrafla ilgili sorularınızı ve fotoğraflarınızı mail olarak yollayabilirsiniz.
Bol fotoğraflı haftalar…
...Günümüz imaj çağının en meşhur kelimesidir fotoğraf. İnsanların haşır neşir oldukları ve olmazsa olmaz olarak belki de en baş sıralara yerleştirdikleri ihtiyaç....
Adı üstünde telefon alacağız, “Bilmem kaç mega pikselli fotoğraf makinesi var mı” diye sorarız. Sanki fotoğraf makine özelliği olmazsa telefon işe yaramayacak gibi oluyor. Hatta video ve internet özellikleri….
Teknolojinin vardığı son nokta şimdilik tabii. Artık beş yaşında çocuktan yetmiş yaşındaki amcaya kadar herkes fotoğrafçı. Kötü mü? Bence değil. Evet ortalığa saçılan bol görüntü kirliliği ile birlikte anın öyle ya da böyle kayıt altına alınması. Fotoğrafın kimyayı terk etmesiyle başlayan süreç elektroniğin kılcal damarlarında hayat buluyor.
Değişmeyen ise ışıkla çizim yapılması.
Genelde hazır bulduğumuz kolaylıklar, tüketimi de obur bir şekilde körüklüyor. Sanki fotoğraf insanlığın doğuşuyla varmış gibi algılanıyor. Çoğu kimse yüz yetmiş yıl öncesini düşünmüyor. Halbuki bir zamanlar ressamları korkutan fotoğraf gerçeği şimdilerde plastik sanatlar içinde vazgeçilmez bir yerde duruyor. Peki nedir fotoğraf?
Görüntünün elde edilmesi, anın dondurulması. Meraklılar fotoğrafın yüz yetmiş yıllık birikim ve gelişimini tabii ki çok kolay bir şekilde öğrenebiliyorlar. Google’a sorduğunuzda size alternatifleriyle sunuyor. Ama bir parça zaman ayırmak gerekiyor yine de. Hem bunca işin gücün arasında kim araştıracak derseniz, ya da belki dikkatinizi çeker diyerek her hafta “Fotoğraf tarihinden” görsel ve açıklamalarla sizlere nostaljik kısa gezintiler sunacağız.
Bir dönem sonra “Fotoğraf nedir? Ve ne olmalıdır?” konularında düşüncelerimizi paylaşacağız. Sizleri elinizdeki olanaklar ölçüsünde (Cep telefonları dahil) fotoğraf çekmeye davet ediyorum. Sizin çektiğiniz fotoğraflar üstüne de konuşuruz. Fotoğrafla ilgili sorularınızı ve fotoğraflarınızı mail olarak yollayabilirsiniz.
Bol fotoğraflı haftalar…
Dünyanın ilk fotoğrafı
Dünyanın ilk fotoğrafını görüyorsunuz. Le Gras’ın penceresinden görünüm isimli
bir çatıyı gösteren fotoğraf 1826’da çekilmiş. Fransız fotoğrafçı Joseph
Nicephore bu fotoğrafın basım işlemine ‘heliography’ adını vermiş.
Bu fotoğrafın pozlandırılması tam 8 saat sürmüş.
Bu fotoğrafın pozlandırılması tam 8 saat sürmüş.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlarınızı yazarsanız yardımcı olursunuz...